AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Halkalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen AK Parti Küçükçekmece 7. Olağan İlçe Kongresi’nde konuştu.
Sahnede yer alan “İnandığın yolda yürü” kelamının laf olsun diye konulmadığını lisana getiren Kurtulmuş, “Her şeyden evvel gitmekte olduğumuz yolun ne olduğunu, hangi istikamette yürüdüğümüzü ve bu yürüyüşün ne manaya geldiğini bilmemiz gerekir.” tabirlerini kullandı.
Numan Kurtulmuş, inandıkları yolun hizmet, 83 milyonun birlik, beraberlik ve kardeşliğini kurma yolu olduğunu vurguladı.
Türkiye’de endüstrinin gelişmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her hafta bir açılışa uzaktan da olsa katıldığını, TÜRKSAT 5-A uydusunu uzaya gönderdiklerini, savunma endüstrinde hayal edilemeyecek yerlere gelindiğini kaydeden Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Türkiye Doğu Akdeniz’deki haklarını korumak için üstün bir uğraşla adımlarını sağlamlaştırıyor. Karabağ’da zaferle birlikte kazanılan durumun birlikte kalıcı hale gelmesi için, Azerbaycanlı kardeşlerimizle gelecek kurmak için çaba sarf ediyor, çaba ediyor. Türkiye kapalı Maraş’ın açılmasından sonra Kuzey Kıbrıs idaresinin daha güçlü hale getirilmesi için hareket ediyor. Türkiye denizlerinde petrol ve doğal gaz aramalarını sürdürerek ekonomimizdeki cari açığı kaldırmak için uğraş ediyor. Biz her an Türkiye’yi daha ileri getirmek için gayret ederken, Türkiye’nin sıkıntılarını çözmek için adım atarken, birileri de Türkiye’nin gündemini lüzumuz tartışmalarla zehirlemeye çalışıyor. Bunu da çok iyi bilmek zorundayız. İnandığımız yoldaki güçlü seyahate mani olmak isteyenlere asla prim vermeyeceğiz. Söylediklerine karşılık vereceğiz. Biz vaktimizi söyledikleriyle zehirledikleri Türkiye gündemleriyle geçirmeyeceğiz. Suyu getirecek biz, testiyi kıracak olan onlardır.”
Geçen hafta eski CHP’li bir bakanın “Başörtülü hakimin bana hükmetmesini istemem.” dediğini hatırlatan Kurtulmuş, “90’lı yılların sonunda kalan bir tartışmayı Türkiye’nin gündemine getirdi. Zira onların zihni bu türlü çalışıyor. Menderes devrine gitti. ‘Menderes erken seçim kararı alsaydı 27 Mayıs olmazdı.’ dedi. CHP zihniyeti daima geriye yanlışsız çalışıyor.” diye konuştu.
“Boğaziçi Üniversitesinde yeni bir denemeyi yapmaya çalışanlar olabilir”
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Sözde genel liderleri, ülkenin halk oyuyla seçilmiş Cumhurbaşkanı’na ‘Sözde Cumhurbaşkanı’ dedi. Bir diğeri suratını alamadı ‘Bu Erdoğan’dan kurtulmak için fırtınalar, zelzeleler lazım, seller lazım.’ manasına gelen kelamlar söyledi. Bir oburu devletin kamu görevlilerine ‘militan’ benzetmesi yaptı. Birileri de tekrar 80 öncesindeki periyoda nasıl Türkiye’yi götürebilirler onun hesabını yapıyor. Sokağı işaret edenler aslında bunun hayalini kuruyor. Bu alanlarda son derece uyanık olun. Bütün provokasyonlara karşı milletimizi uyanık tutacağız. Türkiye’nin 2013’ten bu yana yaşadıklarını gözden geçirirseniz, Seyahat Parkı aksiyonlarından 15 Temmuz’a kadar gelen süreçte Türkiye şeytanın bile aklına gelmeyecek hinliklerle, hilelerle karşı karşıya bırakıldı. Artık Boğaziçi Üniversitesinde yeni bir denemeyi yapmaya çalışanlar olabilir.”
“Boğaziçi Üniversitesinde pırıl pırıl gençler var”
Türkiye’nin göz bebeği, en iyi üniversitelerinden biri olan Boğaziçi Üniversitesinin bilimle araştırmayla dünya çapında öğrencileriyle anılmak varken provokasyonlarla gündeme geldiğini söz eden Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu milletin tamamına yakınının kutsalı olan Kabe’ye karşı yapılan hakaret yalnızca bu işten bir provokasyon çıkarmak gayretidir. Maalesef bu işe katılan birkaç tane marjinal, sıra dışı insan asla ve asla bu ülkenin gençliğini temsil etmiyor. Boğaziçi Üniversitesinde pırıl pırıl gençler var. Büyük çoğunluğu bu ülkeye kendisini adamıştır. Büyük çoğunluğu annesinin, babasının hayallerini daha ileriye taşımak için gece gündüz çaba eden, pırıl pırıl gençlerden oluşan Boğaziçi Üniversitesinde birkaç tane marjinalin ortaya çıkması o üniversitenin de ismini kirletmemeli.
Görüşleri ne olursa olsun, hangi siyasi kanaatte olurlarsa olsunlar hepsinin ortak amacı Türkiye’yi ileri taşımak olmalıdır. Onun için bu ve gibisi provokasyonlara karşı uyanık olmak, herkesin işini yapması, Boğaziçi Üniversitesinin bilimle araştırmayla ve güçlü bir eğitimle anılmasını sağlamak hepimizin ve bilhassa Türkiye’yi yöneten hükümetimizin görevidir.”
“Yeni anayasa yapmanın vakti gelmiştir”
Herkesin gereksinim duyduğu alanlarda ıslahat çalışmalarını sürdürdüklerine dikkati çeken Kurtulmuş, “Sayın Cumhurbaşkanımız ekonomik, türel ıslahatları paylaşacaktır. Ayrıyeten Sayın Cumhurbaşkanımızın tabir ettiği artık Türkiye’de yeni, sivil, demokrat, kalıcı bir anayasa yapmanın da vakti gelmiştir.” diye konuştu.
Bu kadar yıldır devam eden bu demokrasi gayretinde çok kuvvetli günleri geride bıraktıklarını anlatan Kurtulmuş, AK Parti’nin en değerli başarılarından birinin millet iradesini hakim kılabilmesi olduğunu lisana getirdi.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Geçmiş devirlerde, 1960, 1981 Anayasa’sının vermiş olduğu antidemokratik yetkileri kullanan vesayet odaklarının Türkiye’yi nasıl dizayn ettiklerini hepimiz biliyoruz. Türkiye’nin bundan sonraki süreçte de daha ileri, daha demokratik ve daha sivil bir anayasaya gereksinimi olduğunu biliyoruz. Biz anayasanın milletin tamamını kapsayacak formda, kapsayıcı, yaşatıcı bir anayasa olması için on yıllardır fikrimizi söylüyoruz. Anayasa değişikliği derken birilerinin yaptığı üzere kıyıda köşede, kapalı kapılar gerisinde değil, açık bir halde, yasal siyaset yerlerinde, milletin önünde bu anayasa tartışmasını yapar, Allah’ın müsaadesiyle Türkiye’de anayasal değişiklikler konusunda da milletin taleplerini gerçekleştiririz. Birileri olumsuz gündemle hakaretle lisanlarını üzücü bir formda kullanarak vakit kaybettirmek istiyor. Bizim ise yapacak işlerimiz var. İnandığımız yolda yürümeye devam ediyoruz. İnandığımız yolda canla başla çabayla çalışacağız.”
“Bu provokasyona gelmeyelim”
AK Parti İstanbul Vilayet Lideri Bayram Şenocak da AK Parti’nin davasının çalışmak olduğunu belirterek, mefkureleri ve amaçlarının 2071’e kadar olduğunu söyledi.
Genel siyasete bakıldığında AK Parti’nin neden bu ülkede devam etmesi gerektiğinin aşikâr olduğunu söz eden Şenocak, şunları aktardı:
“Boğaziçi Üniversitesi önünde yaşananlar ya da bir haftadır art perdesine yazılan senaryoları çok yakından takip ediyoruz. Bizim kutsalımız olan Kabe’mizdir. Kabe-i Muazzama’nın fotoğraflarını ayaklar altına alacak kadar alçaklaştılar. Bizim kutsalımızı ayaklar altına alacak basiretsiz insanlardan bahsediyorum.
CHP’ye sesleniyoruz. O denli yalnızca kenardan kınıyoruz tabirini bu millet yemez. Oradaki tiyatronun ne olduğuna yakından bakıyoruz. Tiyatronun gerisindeki oyunculara, destekçilere, yandaşlarına… CHP Vilayet Lideri denilen militan bunların en büyük yardakçılığını yaptı. Hatırlıyorsunuz değil mi? CHP, sessiz kalarak bu işin dışında kalamazsınız. Oradaki öğrenci kardeşlerimiz, tahsil üyesi hocalarımız bu provokasyona gelmeyelim.”
Haber7
