2015 yılında Cumhuriyet gazetesinin genel yayın direktörü olan Can Dündar’ın devri tartışmalara neden olmuştu.
O periyot gazetenin sayfalarında HDP haberlerine genişçe yer verilmiş ve röportajlar yapılmıştı. PKK terör örgütü ile iltisaklı isimlerin haberlere bahis edilmesi eleştirilmiş bu da süratle tiraj kaybına yol açmıştı.
Atatürkçü bölümün de Can Dündar’ın habercilik stilinden ve gazetenin geldiği çizgiden rahatsızlığı biliniyordu. Dündar’ın misyonundan ayrılmasının üzerinden geçen 5 yıl sonra Cumhuriyet gazetesi şok bir itirafta bulundu.
“2018’DE KURTULDUK”
Cumhuriyet’te yayımlanan ‘Siyaset Kulisi’ köşesinde, gazeteye yönelik ithamlara karşılık verilirken firari Dündar’a göndermede bulunuldu.
Dündar’ın yayın direktörlüğü için “Cumhuriyet gazetesi Can Dündar’ın trol gazeteciliğinden 7 Eylül 2018’de kurtulmuştur” tabiri kullanıldı.
“Cumhuriyet’in terör örgütlerine karşı tutumu serttir.” denilen yazıda “Terör örgütleri FETÖ, PKK ile ilgili yayınları ortadadır. Cumhuriyet’i Amerikancılıkla suçlamak ise sözün tam manasıyla bir akıl tutulmasıdır!.. ” kelamları de yer aldı.
NE OLMUŞTU?
Cumhuriyet’te “ABD, Boğaziçi Üniversitesi’ne el koyabilir” başlıklı bir haber çıkmış ve akabinde yeni bir tartışma başlamıştı.
Melih Altınok, Sabah’taki köşesinden Cumhuriyet’i bu haberden ötürü sert cümlelerle eleştirerek, Can Dündar’ın da ABD’de kaçak olarak yaşadığını hatırlatmış ve gazetenin ABD güdümünde çıktığını yazmıştı.
Haber7