SETA tarafından “online” olarak düzenlenen “19. Yılında AK Parti” panelinin “Siyaset” başlığı altındaki oturumu SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş’in moderatörlüğünde yapıldı.
Panelin açılışında bir değerlendirme yapan Miş, 19 yıl aynı siyasi liderle ve kesintisiz iktidarda olan AK Parti’nin başarısının arkasındaki faktörlerin çeşitli açılardan ele alınması gerektiğini söyledi.
Türkiye siyaseti açısından bakıldığında AK Parti’nin “istisnai bir konum arz ettiğini” ifade eden Miş, “14 Mayıs 1950’den beri, yani demokrasiye geçilmesinden bu yana bu kadar uzun süre seçimleri arka arkaya kazanıp 19 yıl iktidarda kalabilen bir parti yok. Dünya örneklerinde 40, 60, 67 yıl gibi sürelerle demokratik sistemlerde iktidarlarını devam ettiren partiler var. Siyasal parti literatürü açısından baktığımızda AK Parti’yi bir ‘Hakim parti’ olarak adlandırmak gerekir.” ifadelerini kullandı.
“Hakim parti” ifadesinin bazen “otoriter” ya da “tek parti iktidarı” gibi algılandığına da işaret eden Nebi Miş, “Ama demokratik sistemlerde ‘Hakim parti’, 10 yıldan fazla iktidarda kalan, parlamentoda kendisine yakın rakibinin iki katından fazla sandalye sayısına sahip ve bu başarısını sürekli devam ettiren partilere deniliyor.” diye konuştu.
– “TÜRKİYE SİYASI HAYATINDA İSTİSNAİ BİR PERFORMANS”
Oturumda konuşan SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran ise AK Parti’nin 19 yıldır aralıksız iktidarda olmasının Türkiye’nin siyasi hayatında istisnai bir performansa karşılık geldiğini söyledi.
Bu performansın AK Parti’yi kuruluşundan bugüne hep tartışmalı bir parti olarak Türkiye gündeminde tuttuğunu belirten Duran, ülke siyasetinde krizlerle gelen ve krizlerle giden partiler gördüklerini anlattı. Duran, AK Parti’nin üç vesayetçi darbeyle karşılaştığını ifade ederek şöyle konuştu:
– “KRİZLERLE GELİP KRİZLERLE GİDEN BİR PARTİ DEĞİL”
Burhanettin Duran, 2015 seçimlerinde AK Parti’nin çoğunluğu kaybetmesine rağmen oylarını yeniden 7-8 puan yükseltmesinin daha önce görülmediğine işaret etti. Bu tür istisnai performanslarla AK Parti’nin Türk siyasi hayatında ayrı bir yere karşılık geldiğini dile getiren Duran, sözlerini şöyle sürdürdü:
– “AK PARTİ ZORLU BİR HİKAYE YAZMAYA ÇALIŞIYOR”
Duran, AK Parti’nin Türkiye’yi büyük ve güçlü yapmanın yanı sıra bölgede ve küresel alandaki türbülansı aşma hedefiyle “zorlu bir hikayeyi yazmaya çalıştığını” vurguladı. AK Parti’nin başarısının, Türkiye’nin geçmişiyle barışarak yaptığı hesaplaşmaların sonucu olduğunun altını çizen Duran, sözlerini şöyle sürdürdü:
– “MUHALEFET YENİKAPI RUHUNU ZARARA UĞRATTI”
Duran, AK Parti’nin kendisini kadro olarak yenileyebildiğini, hatalarından ders alabildiğini, politika üretmede her zaman muhalefetin önünde yer aldığını söyledi.
“Reformla başlanan bu yolun bir yerden sonra direniş veya mücadele ile devam ediyor olması aslında AK Parti’nin reformcu özelliğini kaybettiği anlamına gelmiyor.” diyen Duran, “Ben o anlamda ‘Kemalizm’e yenik düşmek’ ya da ‘Milliyetçiliğe esir olmak’ şeklindeki değerlendirmelerin, AK Parti’nin Türkiye siyasetini hangi noktalarda nasıl dönüştürdüğünü görememek olarak değerlendiriyorum.” ifadelerini kullandı.
15 Temmuz’un ortak siyasi çerçeve oluşturmak ve uzlaşmaların yaratılması için bir seçenek olduğu ve bu seçeneğin heba edildiği yönündeki eleştirilerin muhalefet kaynaklı olduğunu vurgulayan Duran, “(Kontrollü darbe, sivil darbe) söylemleriyle çok kısa sürede Yenikapı ruhunu zarara uğratan muhalefetin ne yazık ki performansı, Türkiye’nin geleceğine dair sıkıntıları karşılamada istenmeyen bir durum ortaya çıkarmıştır.” dedi.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz, Suriye veya Libya’da yapmak istedikleriyle ilgili kamuoyu desteği olduğunun altını çizen Duran, şöyle konuştu:
Burhanettin Duran, AK Parti’nin şansının iktidardayken kendini yenileyebilmesi olduğunu, bunun da daha önce Türk siyasi hayatında görülmediğinin altını çizdi. Duran, “Ben AK Parti’nin bu yüzleşmenin farkında olduğunu ve bu hesaplaşmalardan dördüncüsünde, kendi yaptıklarının sonuçlarıyla hesaplaşma anlamında da bir performans ortaya koyacağını inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Haber7