AK Parti 7. Olağan Kongresi’nde MKYK’ya seçilen birçok yeni isim kamuoyunun dikkatini çekti. Bu isimlerden biri de Alevi vatandaşlarımızın yakından tanıdığı Avukat Metin Tarhan’dı. Alevi Dernekleri Federasyonu Sözcülüğü ve Erikli Baba Kültür Derneği Başkanlığı vazifelerinde bulunan Metin Tarhan Sabah gazetesinden İsa Tatlıcan’a konuştu.
AK Parti iktidarı periyodunda gerçekleştirilen Alevi çalıştaylarında ortaya koyduğu tahlil teklifleri, yapan yaklaşımları ile dikkat çeken Metin Tarhan, Aleviliğin İslam’a zenginlik katan tasavvufi bir ekol olduğuna vurgu yapıyor ve geçmişte CHP’ye değil Demokrat Parti’ye dayanak verdiklerinin altını çiziyor. İşte Metin Tarhan’ın yaptığı açıklamalardan başlıklar:
ALEVİ ÇALIŞTAYLARININ TAMAMINA KATILDIM
Bilhassa Alevi taleplerini lisana getiren, Alevi toplumun kurduğu sivil toplum kuruluşlarda çalıştım. AK Parti periyodunda gerçekleştirilen Alevi çalıştaylarına da baştan sona katıldım. AK Parti’ye yakınlık ve aşinalık da orada teşekkül etti. O çalıştaylarda kıymetli adımlar atılmıştı. Lokal idareler cemevleri için arsa tahsisinde yardımcı olmaya başladı. Bugün 2 bine yakın cemevimiz var. Devlet ve Aleviler ortasındaki diyaloğun gelişmesi açısından o çalıştaylar bir açılım olmuştu. Bir bilinirlik oluştu ve yardımlaşma sağlandı. Mesleğim gereği hukuk konusunda da çeşitli sivil toplum kuruluşlarında yer aldım. Lakin temel olarak Alevi toplumunun sıkıntılarını lisana getiren sivil toplum kuruluşlarında iştirakçi ve kurucu olarak bulundum.
CUMHURBAŞKANIMIZ İNCELİK GÖSTERDİ
AK Parti MKYK’ya seçilmem yahut siyasete girmem konusunda benim özel bir talebim olmadı. Bu bahiste kesinlikle öneren, vesile olanlar olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız şahsen arayarak bu fikirlerini paylaştı. Benim için çok nazik bir durumdu. Bu teklifi çok manalı görüyorum. Siyasetin bu kadar gergin olduğu bir ortamda müzakere gücü olan insanların aranması çok kıymetli. Sayın Cumhurbaşkanımızda bir nezaket ve incelik vardı. Kesinlikle bizden bir beklenti var. Topluma yararlı olma yolunda benim için bu misyon kıymetli bir kesişme oldu.
AK PARTİ’NİN DAYANAĞI BANA GÜÇ VERDİ
AK Parti’de beklemediğim bir ilgi gördüm. Kongrede ve sonrasında partili arkadaşların ilgisi büyüktü. AK Parti’de yararlı olabilir miyim diye düşünürken partili arkadaşlardan gelen bu dayanak bana nitekim güç verdi. Yalnızca Alevi toplumunun değil bütün Türkiye’nin problemlerini elbirliği ile çözmeliyiz. 84 milyonun memnunluğunu hedefliyorsak birlikte çalışmamız gerekir.
3 BİN TELEFON VE BİLDİRİ ALDIM
AK Parti MKYK’ya seçildikten sonra Alevi toplumundan 3 bine yakın telefon ve ileti aldım. Toplumsal medyayı etkin olarak kullanmadığım için oradan gelen bildirilere ise hiç bakamadım. Alevi toplumu değişime ve yeniliklere çok açık bir toplum. Olumlu dönüşler çok fazla. Elbette eleştiren kardeşlerimiz de olmuştur. Onları da anlayışla karşılayıp kapılarımızı daima açık tutacağız
ALEVİLER AK PARTİ’YE UZAKLIKLI DEĞİL
Söylediğim üzere Aleviler geçmişte Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Anavatan Partisi’ni kahir ekseriyetle desteklemişti. AK Parti de bu siyasi gelenekten geliyor. ‘Aleviler AK Parti’ye oy vermez’ görüşüne katılmıyorum. Aleviler AK Parti’ye oy verdi, bugün de oy veriyor. Önümüzdeki seçimlerde Alevilerin AK Parti’ye takviyesinin daha da artacağına inanıyorum. Bizler üzere münferit görünen çıkışların bu süreci hızlandıracağına inanıyorum.
ALEVİLERİN MERKEZ SAĞ İLE BİR SORUNU YOK
Benim attığım bu adım hiç kuşkusuz değerli. Yalnızca Alevilik değil birçok öncelikli sıkıntımız var. Mesela Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği üzere bir sivil anayasa konusu var önümüzde. Türkiye’nin tüm farklılıklarının kendini tabir edebileceği bir sivil anayasa çok kıymetli. Hukukçu kimliğimle buna görüş ve tabir manasında katkıda bulunacağıma inanıyorum. Alevilerin de biraz daha merkezde yani merkez sağda kendilerini tabir edebileceklerini düşünüyorum. Çok partili hayata geçiş ile birlikte merkez sağda konumlanan Alevilerin merkez sağ ile bir sorunu yoktu. Bugün de olmamalı.
ALEVİLER CHP’Yİ DEĞİL DEMOKRAT PARTİ’Yİ DESTEKLEMİŞTİ
Alevilerin geçmişte değerli bir kısmı, kuruluşundan itibaren Demokrat Parti’yi desteklemişti. Alevi toplumunun yenilikten ve değişimden yana bir özellikleri var. Çeşitli nedenlerle vakitle CHP’ye yönelim olmuştur. Lakin şunu söylemek gerekir ki Aleviler CHP’ye mahkum olmamalıdır. Alevi toplumunun son periyotta farklı partilere de oy verdiklerini görüyoruz. Entelektüel dünyayı okuyan, düşünen, araştıran genç kesitin, AK Parti teşkilatlarında yer aldıklarına son devirde şahit oluyoruz. CHP etrafında bloklaşmak, Alevi toplumunun yenilikçi ve diyalogdan yana istikametini de törpülüyor. Geleneklerinde demokrat olmak ve demokrasiyi sahiplenmek var.
ALEVİLİK İSLAM’A ZENGİNLİK KATAN BİR EKOLDÜR
Aleviliği İslam dışı göstermeye çalışan çevreler yanılıyor. Hiçbir Alevi bunu asla kabul etmez. Alevi toplumunu çok iyi tanımak için bilhassa İstanbul’daki güçlü geleneği olan dergahları ziyaret etmek gerekiyor. Mesela Karacaahmet, Garip Dede, Şahkulu üzere. Beşerler buralarda ibadet ediyor. Masabaşında Alevilik tarifi yapmak gerçek değil. Aleviliği yaşamak değişik bir şeydir. Alevi geleneğini bilmeden, yaşamadan Alevilik ismine konuşmak hakikat değil. Alevilik İslam’ın özüdür ve bunun dışında bir anlayışı ve içtihadı yok. Alevilik İslam dininin içinde olan, tasavvuf pahalarını de içinde taşıyan ve İslam’a da büyük bir zenginlik katan değerli bir ekoldür. Aleviliği bu çerçevede değerlendirmeliyiz ve devletimizin de Aleviliğe ve bu kültüre sahip çıkması gerekir.
Haber7
