Cemil Başöngen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2001 yılında Çorum’dan Almanya’ya geldiğini ve bir fabrikada emekçi olarak çalıştığını belirtti.
Polisin 3 Şubat’ta kolay bir olay yüzünden kızına ve kendisine orantısız şiddet uyguladığını söyleyen Başöngen, şöyle devam etti:
“Lünen’de kızımın bir materyali vardı, onu almaya gittik. Kızım orada arkadaşıyla tartışmış ve polisi aramışlar. Ben de onu beklerken 5 dakika içinde polis geldi. Polis kızıma uzaklaşmasını söyledi ve kızım merdivenden aşağı indi, ne olduysa olay ondan sonra başladı. Kızım aşağı indi diye bayan polis hışımla gerisinden indi, dışarıdan gelen diğer polisle birlikte 17 yaşındaki kızımı devirip yere indirdiler. Ben olayı görünce kızımı korumak için aşağı indim, maksadım yalnızca ayırmaktı. Orada erkek polis varmış, o geldi alıp beni bir fırlattı duvara yapıştım. O iri yarı polis üzerime çıktı, iki yumruk vurdu, şuurumu yitirdim, beni aksi kelepçeledi. O sırada kızımı polis aracıyla götürmüşler, ben şuurumu yitirmiştim artık, görmedim.”
Polis aracıyla Lünen’deki karakola geldiklerinde yerde kızının kan izlerini gördüğünü anlatan baba Başöngen, “Kelepçeyi açıp kızımla görüşmeme müsaade verdiklerinde yüzü ve saçları kanlar içindeydi. Karakolun önünde araçtan indirmeden kızımı çok makus dövmüşler, yüzündeki elmacık kemiği kırılmış. Burnundan kanlar geliyordu. O dayağa hiç gerek yoktu. Ambulans çağırdılar, bindirip hastaneye gönderdiler.” dedi.
Başöngen, kendisinin birinci basamakta 5 gün iş göremez raporu aldığını, pazartesi günü de psikoloğa gideceğini vurgulayarak, “Benim kaburgalarım ağrıyor, araç kullanamıyorum. 17 yaşındaki kızımı hastanelik ettiler, ayrıyeten ‘şişko’ diye dalga geçip ‘seni öldürürüz’ diye tehdit etmişler. Ne olacak, iyileşecek mi bilmiyoruz. Polisler hakkında kabahat duyurusunda bulunacağım ve yasal yollardan hakkımı sonuna kadar arayacağım.” sözlerini kullandı.
Haber7