Cumhurbaşkanlığı arşivlerinde bulundu: Libya Başbakanı’nın Adnan Menderes’e yaptığı konuşma

Merhum Başbakan Adnan Menderes, 1957’nin Ocak ayında Libya’yı ziyaret etmiş, kıymetli temaslarda bulunmuştu. Ziyareti sırasında devrin Libya Başbakanı Mustafa Ben Halim, iki ülke ortasındaki bağlarla ilgili kıymetli açıklamalar yapmıştı. Halim’in Menderes’in Meclis ziyareti sırasında yaptığı konuşma şöyle: 

“Ekselans Adnan Menderes, Sayın Lider, Arkadaşlar,

Ekselans Adnan Menderes’in Libya’nın istiklâlini kazanmasından sonra memleketimizi resmen ziyaret eden birinci hükümet reisi ve tıpkı vakitte bu mecliste birinci sefer hazır bulunan kardeş bir milletini büyük bir devlet adamı olması, benim için büyük bir şadlık kaynağıdır,

Münhasıran hürriyet ve erdem için uğraş niyetiyle birleştiğimiz maziyi bize hatırlatan bu ziyaret olağanüstü bir mana taşımaktadır. Şecaat ve kahramanlıkla dolu müşterek bir olan milletlerimiz gerek Trablusgarp limanlarında, gerekse Türk kalelerinde hamaset destanları yaratan kahramanlarının, yapmış oldukları fedakârlıklarda karşılıklı İşbirliği ve ananevi dostluğun teminatını bulmakla saadet duymaktadır.

Bu harika mazi ile birlikte, uğrunda omuz omuza dövüştüğümüz asil gayeler, yaptığımız büyük fedakârlıklar bugünkü münasebetlerimizin sırrını ve istikbalde münasebetlerimiz üzerine bina etmeyi düşündüğümüz temel taşını teşkil etmektedir.

Tarihte Türkiye’nin liderliğinde, asırlarca emperyalizme karsı koyan ve mevcudiyetini koruyan İslam Dünyası, bugün tekrar teali ederek kendisini bir emrivaki halinde dünyaya kabul ettirmiş ve insanlığın sulh, refah ve istikrarı için hayatî bedelde mana tabir eden bir amil olmuştur.

Müslüman dünyası, vukua gelen hâdiselere karşın, müşterek mazisi tarafından ebediyen desteklenen kuvvetli ve mütecanis bir bina olarak kalmaya devam etmiştir.

İslam’ın ebedî inancının, ruh ve asîlâne gayelerinin bütün kardeşleri birleştireceğine ve onları her zamankinden daha fazla müttehit bir biçimde tek bir gayeye gerçek dünyanın bu bölümünde barış ve istiklâl davası yolunda ilerleteceğine katiyetle eminiz. Arap problemlerinin müzaheret ve yardıma layık olduğu konusundaki görüşümüze ekselansınızın da katıldığına eminim. Zira bu sıkıntıların sa­mimi ve haklı davalar olduğuna ve bütün İslam dünyasının istikbali­nin bunlara bağlı bulunduğuna katiyetle inanıyoruz. Bu sorunların tarafınızdan destekleneceğini ve mazhar olacağını ümit ediyoruz. Zira samimiyetinize istikbale dair ileri görüşlülüğünüze ve çok değerli ve geniş deneyiminize itimadımız vardır.”

Haber7