AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Yeni Şafak’ın gündeme ait sorularını cevapladı. CHP Genel Bakanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için “sözde” sözünü kullanmasına reaksiyon gösteren Kurtulmuş, “Başörtülü yargıç”, “Erken seçim olsaydı darbe olmazdı” ve “Erdoğan’dan kurtulmak için felaketler olması gerekir” telaffuzları üzerinden başlayan tartışmalara dikkat çekti.
YÜKSELİŞİ AKAMETE UĞRATMA GAYRETİ
Bunların hiçbirisinin tesadüf olmadığını söyleyen Kurtulmuş, şöyle konuştu: “Tam bunlar yapılırken, Türkiye’nin ikinci partisinin lideri kalkıyor Cumhurbaşkanına ‘sözde cumhurbaşkanı’ diyerek çok önemli halde hakaret ediyor. Bütün bunların hepsi elbet gündemi değiştirmek için yapılan şeylerdir lakin daha değerlisi Türkiye’nin bu önlenemez yükselişinin akamete uğratılması, bu alanlarda muvaffakiyetlerin ortaya çıkmaması için ortaya konulmuş gayretlerdir diye düşünüyorum.”
ADAY OLMAYA CÜRETİ YOK
“Türkiye’nin ikinci partisinin, ikinci derken de açık orta geriden gelen ikinci partisinin kelamda genel lideri, kendisi Cumhurbaşkanı adayı dahi olmaya yürek edemezken iki defa milletin önüne çıkmış, milletin oylarıyla Cumhurbaşkanı seçilmiş olan Sayın Cumhurbaşkanımız’a etmedik hakaret, söylemedik kelam bırakmıyor. Asla kabul edilemez.”
ŞANTAJ ÖGESİ OLARAK KULLANILDI
FETÖ’nün siyasi hayatı dizayn etmek için gerçekleştirdiği kaset operasyonuyla ilgili de konuşan Kurtulmuş, şöyle devam etti: “Mahkemede devam eden süreç sonunda bunu ortaya koyacak lakin Türkiye’de herkesin bildiği bir gerçek var. Şayet bu kaset operasyonu yapılmamış olsaydı Sayın Baykal CHP’deki vazifesini bırakmayacaktı. Münasebetiyle bir baskı ögesi olarak, bir tehdit, bir şantaj ögesi olarak kasetlerin kullanıldığı çok aşikardır.”
DEĞİŞİKLİĞİ FETÖ İSTEDİ!
“Sayın Kılıçdaroğlu’nun da bu operasyonlar sonucu partinin genel lideri olduğu ortada. FETÖ bu türlü bir değişiklik istemiş midir? O denli görünüyor ki evet. Siyasi bir dizayn gayreti olduğu görünüyor. CHP’nin de o süreçten sonra eski klasik CHP’nin duruşundan, yol alışından farklı istikametlerde vakit zaman yol aldığını görüyoruz. Esasen cümle alem sayın Kılıçdaroğlu’nun nasıl genel lider olduğunu biliyor. Şayet o operasyon olmasaydı bugün herhalde öteki CHP’den bahsediyor olurduk.”
Saflarımızı sıklaştırıyoruz
Kurtulmuş, tekrar başlayan vilayet kongreleri ile mart ayında yapılması beklenen AK Parti 7. Olağan Büyük Kongre’si ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Kurtulmuş, “Kongrelerin aslında bir ahitleşme merasimi olduğunu düşünüyorum. Ayrıyeten kongreler vasıtasıyla saflarımızı sıklaştırıyoruz” dedi.
Islahatlarda sona hakikat
Kurtulmuş, türel, siyasi ve ekonomik yeni ıslahat çalışmalarında sona gelindiğini bildirdi. Kurtulmuş, sürece ait de şu bilgileri aktardı: “Bakanlıklarımız tamamlayacaklar, akabinde partimizde müzakere süreci olacak. Cumhur İttifakı’nın bir bileşeni olarak MHP ile fikir alışverişinde bulunulacak. Parlamentoda yeri gelirse başka partilerle de bu bahislerde müzakereler yapılır. Yapılacak ıslahatların parlamentodan ortak bir konsensüs ile çıkarılması isteğimizdir.”
Her hususta eşit müzakereye açığız
Dış siyasetle ilgili de değerlendirmeler yapan Kurtulmuş şunları söyledi: “Dış siyasette yeni bir periyoda girdik. Bu devrin temel özelliklerinden birisi Türkiye, bağımsız bir devlet, hükümran bir millet olarak bütün ülkelerle her hususta eşit müzakereye açıktır. ABD ile de AB ile de olan münasebetlerimizdeki gerginliklerin sebebi Türkiye değildir. Lakin biz ABD ile de AB ile de öteki ülkelerle de eşit ve hâkim uluslar olarak ya da kurumlar olarak müzakereye, problemlerin ortadan kaldırılmasına çaba sarf etmeye hazırız.”
Millet İttifakı’nın siyasi sonucu yok
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son periyotta kimi siyasi parti temsilcileriyle görüşmelerini kıymetlendiren Kurtulmuş, ittifakların önümüzdeki devirde Türkiye siyasetine istikamet vereceğinin aşikar olduğunu belirtti. Kurtulmuş, teröre karşı çabada, Türkiye’nin milletlerarası meselelerinde ve ulusal sıkıntılarında ortak hareket edebilme üzere bahislerde ittifakın genişlemesinin, ittifaka bu manada katılabilecek siyasi partilerin olmasının faydalı olacağı kanaatinde olduğunu aktardı.
Erdoğan tersliği bir ortada tutuyor
Kurtulmuş, “Ancak sayın Cumhurbaşkanımız’ın yaptığı bu görüşmeler ‘Bir ittifak olsun, yeni partiler de bu ittifaka katılsın’ biçiminde değil, evvel bu temel fikirler üzerinde Türkiye’nin temel problemleri üzerinde bir ortak fikrin oluşmasını sağlamaya dönüktür. Zati hiçbir ittifak masa başında sağlanmaz. Şu anda aslında Millet İttifakı’nın en değerli dertlerinden birisi, temel sorunlarda uzlaşamamış olan partilerin yalnızca bir aksilik üzerinden, Erdoğan tersliği, AK Parti aykırılığı üzerinden bir ortada bulunuyor olmasıdır. Vakit zaman da orada ittifak içerisinde birtakım huzursuzlukların, uyuşmazlıkların çıktığını görüyoruz. Cumhur İttifakı’nda ana çerçeve belirlidir. Bu çerçevenin kuvvetlendirilmesi için uğraş sarf ediyoruz” diye konuştu.
“Millet İttifakı dağılıyor” telaffuzlarını ise Kurtulmuş, “Mesela CHP’nin Kemalist çekirdek seçmeninin, ayrılıkçı bir siyasi hareketi desteleyen HDP ile iş birliğinin devam etmesinden ne derece şad olup olmadığı sorgulanacak bir husustur. Tekrar tıpkı biçimde DÜZGÜN Parti’nin, kendini milliyetçi olarak tanımlayan seçmeninin HDP-PKK alakalarından ne kadar rahatsız olduğu ortadadır. Dünya görüşü itibariyle, siyasal kanaat itibariyle, ideoloji itibariyle birbirlerinden farklı olan kanatların bir ortaya gelip ‘Recep Tayyip Erdoğan’ı indirelim de nasıl indirirsek indiririz’ halinde buluşmasının siyasi bir sonucunun olmayacağını görüyoruz” biçiminde kıymetlendirdi.
Haber7