Kovid-19 olay sayılarının nüfusa oranla en fazla olduğu vilayetler sıralamasında birinci 5 sırada Trabzon, Rize, Ordu, Giresun ve Samsun yer aldı. Bugüne kadar 8 binin üzerinde korona virüs hastasına bakan ve kendisi de korona virüse yakalanıp hastalığı yenerek tekrar misyonuna dönen VM Medical Park Samsun Hastanesi’nde misyonlu Göğüs Hastalıkları Uzm. Prof. Dr. Şevket Özkaya, Karadeniz’deki olay artışının toplu aktiviteler ve mutasyon kaynaklı olabileceğini söyledi.
Karadeniz insanı sevinçlerini ve kederlerini bir ortada yaşadıkları için…
Bilhassa Karadeniz Bölgesi’nde hadiselerin artış nedenini sorgulamaya başladıklarını söz eden Özkaya, “Gerçekten çok makus hastalar gelmeye başladı. Karadeniz Bölgesi’nin ömür tarzı bu türlü olabilir. Karadenizlilerde genelde hala oğlu, amca oğlu, dayı oğlu diye geçerler. Zira daima birlikte bir ortada yaşarlar. Ya birebir apartmanda ya da tıpkı köyde yan yana yaşarlar. Karadeniz insanı tez canlıdır, heyecanlıdır, çok süratli düşünür, süratli karar verir ve çok fevri davranır. Düğünlerini, cenazelerini, hüzünlerini, sevinçlerini daima bir arada yaşamak isterler. Çok fazla hastalanacağım korkusu yaşamadan her türlü yardıma koşarlar. Bunun getirdiği aksilikler da var, yani toplu halde bir ortada yaşamanın dışında biz sanki bu yeni mutasyonun Karadeniz’de çok süratli etkilediğini mi düşünüyoruz. Zira ailede bir kişi enfekte olunca bütün aileyi enfekte ediyor. Yani bu evvelce beklediğimiz bir durum değildi. Evvelden ailede 1-2 kişi enfekte olurdu, başkalarını izolasyonla korurduk ancak artık o denli değil. Bir kişi enfekte olunca bütün aile süratle enfekte oluyor. Bunu lakin mutasyonla açıklayabileceğimizi düşünüyoruz. Zira hakikaten virüs kendini değiştiriyor ve geliştiriyor. Biz şahıslara mümkün olduğunca bir ortada olmayın diyoruz ancak mutasyonla da baş etmemiz lazım” diye konuştu.
“Aşı sizi korumayabilir lakin bu hastalığı çok hafif, ayakta grip üzere 1-2 gün içinde geçirmenizi sağlayacak”
Şu anki durumun geçen yıl mart, nisan, mayıs aylarındaki durum üzere olmadığını belirten Özkaya, “Herkes olağanlaşmak istiyor, biz de olağanlaşmak istiyoruz, yerlerin açılmasını istiyoruz, okulların açılmasını istiyoruz, insanların olağan hayata gelmesini istiyoruz. Bunun tek bir tahlili var, o da aşı. Ne kadar çok kişi aşılanırsa olağana o kadar çabuk geçeceğiz. Pekala aşı sizi koruyacak mı? En büyük tartışma bu. Aşı sizi korumayabilir lakin aşı olduğunuzda sizi ne bekliyor onu söyleyelim. Şayet aşı olursanız bu hastalığı hafif atlatacaksınız, olağan grip üzere. Yani hastaneye yatmadan, ağır bakıma düşmeden, ayakta birkaç gün içinde atlatacaksınız. Bu bahtı topluma vermemiz gerekiyor. Olağanlaşmanın tek kurtuluşu aşı ve izolasyon. Sizi kesinlikle aşı için hassas olmaya çağırıyorum. Aşı sizi korumayacak, korumayabilir diye bir sürü spekülasyonlar var. Aşının şu an bütün mutasyonlarda faal olduğu gösterilmiş. Ne kadar çok kişiyi aşılarsak olağana gelmemiz o kadar çabuk olacak. Aşı sizi korumayabilir lakin bu hastalığı çok hafif, ayakta grip üzere 1-2 gün içinde geçirmenizi sağlayacak” biçiminde konuştu.
Hala bu hastalığa inanmayanlar olsa da bu hastalık gerçek
Tedavi altındaki 5 kişinin akciğerlerini inceleyen Prof. Dr. Özkaya, “Hâlâ bu hastalığa inanmayanlar olabilir. Bu hastalığın yapay, yapay bir medya haberi olduğu söyleniyor. Size şu an 5 hasta örneği göstereceğim. 5’i de şu an yatıyor ve ömür uğraşı veriyor. Okulda bir müsabaka düzenlendiğini düşünün, tüm Türkiye’de okullar ortası bir müsabaka yapılıyor ve yarışta bir fotoğraf yapmanızı istiyorlar. Tüm Türkiye’deki bütün okullardaki öğrenciler birbirinden bağımsız olarak tıpkı resmi yapıp getiriyorlar. Bu türlü bir şey mümkün mü? 58 yaşında bir hastamız, akciğerinde yaygın Covid-19 lekesi. Birbirinden bağımsız farklı beşerler. Tekrar birebir tabloyla gelen diğer bir hasta ve yeniden birebir tabloyla yatan öbür bir hasta. Bu hastaların hepsi şu an ömür uğraşı veriyor ve büyük oranda tedavi edebildiğimiz hasta kümeleri. Bu türlü bir tabloyu biz bugüne kadar hiç görmedik. Bugüne kadar yaşayan en yaşlı hekimler bile akciğerleri bu türlü etkileyen bir bulaş hastalığı görmedi. Bu bir gerçektir, bu bir yaşadığımız hayat deneyimidir. Lütfen daha hassas olalım” tabirlerini kullandı.
Haber7
