Feyenoord macerasının akabinde siyah-beyazlı ekibe geri dönen 28 yaşındaki futbolcu Oğuzhan Özyakup, kulüp mecmuasına açıklamalarda bulundu. Beşiktaş’a geri dönmenin çok hoş bir his olduğunu lisana getiren Özyakup, “Pek uzun farklı kalmadık. Altı aylık bir süreçti, bir hava değişikliği oldu benim için. Tesisleri, ekip arkadaşlarımı ve Beşiktaşımı çok özlemişim” diye konuştu.
“Önümüzdeki maçları kayıpsız geçmek istiyoruz”
Pandemi sürecini ve döneme başlangıçlarını kıymetlendiren Oğuzhan, “Bu devir, tüm futbol topluluğu için çok farklı oldu. Hazırlık kampına gidilemedi ki genelde yurt dışında iki üç hafta hazırlanıp onun üstüne iki üç hafta daha İstanbul’da kamp yaparak döneme hazırlanıyorduk. Benim durumum biraz farklıydı. Hollanda’da ligler şubatın son haftası iptal oldu ve lig devam etmedi. Burada ise oyuncular iki ay orta verdikten sonra geçen dönemi tamamladılar, akabinde çok kısa bir 10 günlük müsaadeden sonra tekrar yeni döneme hazırlandılar. Bu bir futbolcu için kolay değil lakin ulusal maç ortasının kadroya çok iyi geldiğini düşünüyorum. Önümüzdeki maçları kayıpsız geçmek istiyoruz” halinde konuştu.
“Beşiktaş’ın gayesi her vakit şampiyonluktur”
Oğuzhan, kadro olarak bu sezonki gayelerinin sorulması üzerine, “Beşiktaş’ın gayesi her vakit şampiyonluktur. Şampiyon olmak için de maçları kazanmak zorundasın. Biz birinci dört haftayı biraz güç geçirdik ancak ekip olarak çok şeyin farkına vardık. Bu ekibin tek gayesi var, o da şampiyonluk” karşılığını verdi.
“Feda dönemi en hoş sezondu”
Kadronun genç oyunculara yönelmesini kıymetlendiren Oğuzhan, “Ben ‘Feda’ döneminde geldim. Sıkıntı bir sene olacağı bana anlatılmıştı lakin gençlere ehemmiyet verileceği de konuşulmuştu. Kendimden emindim ve bana o ilgiyi en hoş formda hissettiren Beşiktaş oldu. 19 yaşında geldim ve o dönem 30 maç oynadım. Her dönemin diğer bir hoşluğu vardır lakin şampiyonluk dönemlerini başka tutarsak o ‘Feda’ dönemi en hoş dönemdi diyebilirim. Sabretmek zordur ancak genç oyuncular için vakit katiyetle kıymetlidir. Genç bir oyuncunun üstündeki baskıyı alarak onu karşılayıp en iyi biçimde oynamasını sağlamalıyız. Bu bizim vazifemiz. Taraftarlarımız esasen genç oyuncuları daima en iyi formda karşılamıştır, onun için bana o mevzuda fazla söyleyecek kelam kalmaz” açıklamasını yaptı.
“Süper Lig çok sert ve zor”
Oğuzhan, Türkiye, İngiltere ve Hollanda liglerini de karşılaştırarak, “Hollanda çok teknik ve taktik isteyen bir lig. Bilhassa genç oyunculara kıymet verilen bir lig. Kulüpler ‘ben oyuncumu yetiştirip satmak istiyorum’ diyor ve asla o bakış açısından vazgeçmiyor. Kadroda iki üç deneyimli oyuncu bulundurup kadro istikrarını müdafaaya çalışıyorlar. İngiltere şu an dünyanın en iyi liglerinden biri. İnanılmaz yüksek bütçeleri var ve istedikleri oyuncuyu transfer edebiliyorlar. Yalnızca yayın haklarından kulüplerin kasasına giren para ortada. Tıpkı vakitte altyapıya da çok ehemmiyet veren bir ülke. Hem yerli hem yabancı ülkelerden 15-16 yaşından oyuncuları keşfedip A gruplara hazırlıyorlar. Benim deneyimime nazaran Türkiye ligi fizik ve teknik üzerine şurası. Ekiplerdeki yaş ortalamaları Hollanda’ya nazaran çok az daha yüksek ve sonuç odaklıyız. Büyük gruplarda şampiyonluk kaide. Çok sert ve sıkıntı bir lig. Altyapıyı burada geçirmediğim için o hususta yanlış yorum yapmak istemiyorum” dedi.
“En kısa vakitte kavuşmayı umuyorum”
Son olarak siyah-beyazlı taraftarlara seslenen başarılı futbolcu, “İnşallah, en kısa vakitte bu devri atlatıp maçlarda buluşuruz. Taraftar önünde oynamak futbolcuya farklı bir heyecan katıyor ve alışılmış ki taraftarlarımız da maç heyecanını özlemiştir diye düşünüyorum. Herkesin sağlıklı kalmasını ve en kısa vakitte kavuşmayı umuyorum” diye konuştu.
Haber7
